Şairler ve Yazarlar

Bu şehirde yetmiş sekiz divan sahibi şair ve yazar vardır. Hepsi düzgün dilli, zarif sözlü ve bilgili kişilerdir. Bunlar arasında Yâverî, Şâbî ve Sâibî, zamanlarının ünlü şairi Örfî’ye benzetilir. Ayrıca Edhemî, Çâkerî, Câyî ve Râzî gibi kalem sahipleri de ilim ve edebiyat dünyasında saygı görürler. Bu kişiler sadece şiir yazmakla kalmayıp halk arasında bilgelikleri ve güzel konuşmalarıyla da tanınırlar.

Ziyaret Edilen Dostlar ve Aydınlar

Yazarın ziyaret ettiği veya birlikte olduğu dostları arasında Seyyid Vâhidî (divan sahibi), Yezdan Aka, Merdân Aka Can, Kurban Kulu, Hoca Nağdî, Pirbaş Aka, Mirza Bay, Hüsam Ata, Elvend Aka, Rıza Bay ve Kelb Ali gibi değerli kişiler vardır. Bu isimler hem ilim hem de dostluk bakımından saygıdeğer kimseler olup şehirde önde gelenlerdendir Tours Sofia.

Meczup ve Ermiş Kişiler

Bu bölgede birçok meczup ve ermiş kişi yaşar. Bunlardan en meşhuru Dede Şürimî’dir. Rivayete göre o, yetmiş yıldır ne yer ne içer, ne uyur ne de konuşur; buna rağmen hayattadır. Ayrıca Şah Kend, Şûh Can ve Dede Can adında başka meşhur meczuplar da vardır. Halk bu kişileri Allah’a yakın kimseler olarak görür ve onlara saygı gösterir.

Halkın Giyim Tarzı

Şehrin ileri gelenleri ve zenginleri başlarına alaca veya kırmızı sarık (serbend) sardıkları için kendilerine “Kızılbaş” denir. Ancak çoğu kişi Acem tarzı beyaz sarık takar. Sarıklarının üzerinde sivri uçlu bir başlık (tâc) bulunur. Âlimlerin tâcı uzun olurken, halkın tâcı daha kısadır. Zenginler samur veya kebutî (mavi) kumaşlar giyer; orta halliler ise çuka denilen yünlü giysiler kullanır.

Acem Tacının Kökeni

Rivayete göre İran’da yaşayan Şeyh İbrahim, rüyasında bir merkebin (eşeğin) kendisine bağırdığını görür. Rüyasını Şeyh Safî’ye anlatınca, Şeyh Safî bunun “senin soyundan gelenler İran şahı olacak” anlamına geldiğini söyler. Şeyh İbrahim bu olay üzerine, “Eğer şah olursam, eşeğin sesini boru, âletini ise tac yaparım” diye yemin eder. Rivayete göre Acem tacının kökeni bu olaya dayanır.

Halkın Dili

Bu bölgede Terekeme, Avşar ve Gökdolak topluluklarının kendilerine özgü bir lehçesi vardır. Örneğin:

heze tanmamışam – henüz görmemişim

menimçün hâtırmânde olupdur – bana darılmış

darcıhmışam – darıldım

yavuncımışam – düşman oldum

apar gilen çakın – şarabı getir

Ancak eğitimli kişiler, yani maarif erbabı, genellikle Farsça konuşur.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top